S/Y Lolita – 2022 Ege seyrimiz – 35 gün sert rüzgarlar eşliğinde 11.07 – Symi : Symi bizim Yunanistan’a giriş limanımız. Giriş işlemleri alıştığımız olağan şekilde hallolacak derken, limana girişin kapalı olduğunu öğreniyoruz. Liman dolu çıkacaklar var diye bir bilgi var ama ne derece doğru belli değil. Gelen bütün tekneler bizim gibi alargada bekliyor. Herkes sinir kesmiş durumda - bazı tekneler vazgeçip başka koylara yönleniyorlar ama bizim öyle bir şansımız yok. Neyse büyük bir ferry hareket edince limana yönleniyoruz ama bu sefer de sahildeki polis önce pasaport iskelesine gidin diyor. Zaten yerler sınırlı ne kadar müsait tonoz varsa o kadar tekne alacaklar. Demir atmak yasak. Atanlara da müdahale ediliyor. Pasaport rıhtımına baştan demir ve kıçtan kara çalkantılı suda bağlanıp, giriş damgamızı alıyoruz. Bir gözümüz teknenin kıçında rıhtıma vurdu vuracak. Sıra bekleyen teknelerin önünden limana giriyoruz girmesine ama bu sefer de palamarları 1- 1,30 saat alargada bekl...
Bu blogdaki popüler yayınlar
Samos'tan izlenimler / Samos impressions
Bizim için bu senenin diğer senelerden farkı, tekne ile Istanbul'dan bir kerelik yapılagelen Ege seyirleri sayısının, teknenin Kuşadası Marina'da bağlı olması sonucu oldukça artması. Böylelikle biraz zahmetli de olsa bazı hafta sonları bir şölene dönüşüyor. Samos, Kuşadası'nın tam karşısında yaklaşık 10 mil mesafede yemyeşil bir ada. Çoğunlukla adanın geliri turizmden ve şarapçılıktan sağlanıyor. Buranın tatlı şarapları Nektar adıyla şişeleniyor. Bolca üzüm bağı, tepeler, vadiler kimi sahile dik inen sarp tepeleriyle şirin bir Ege adası. Kuşadası'nda sıkça feribot seferleri var. Özellikle Güney sahilinde Dilek boğazına bakan Pitagorio tam bir turist cenneti. Adını ünlü matematikçi Pitagoras'tan alan belde yatçıların gözdesi bir liman. Hareketli barlar, restoranlar akşamları trafiğe kapanan sahil boyu geç saatlere kadar kalabalık. İnsanları oldukça sıcak kanlı, hepsi birkaç kelime Türkçe biliyor ve bizlere çok iyi davranıyorlar. Bizim de birkaç kelime Yun...
2010 : Istanbul'dayız
Başlıktan anlaşılacağı gibi bu yaz Istanbul'dayız. Bu seferde Ceyda'nın Amerika master programına yerleşmesi nedeniyle yapacağımız seyahat, bizim alışageldiğimiz uzun yol tekne seyrimizi engelliyor. F13'te bağlı teknelerin pekçoğu güneye gitti bile. Bazıları kalıcı olarak. :-( Istanbul'da Haziran'da havalar değişken. Bir dönem arka arkaya beklenmedik yağmurlar, yine beklenmedik şekilde esen güneyli rüzgarların ardından Temmuz ortası sıcaklar arttı, havalar nispeten kuzeyli esmeye başladı. Hafta sonları teknede dost sohbetleri, özel tasarlanan lezzetler Ege seyrinden alıkonmanın burukluğunu unutturacak inşallah. 10 Temmuz - Ali San'ın teknesi anlamsız bir şekilde su yapıyor. Nereden olduğunu bulamadık gitti. Karaya çekince derdine deva bulacağını umuyoruz. 13 Temmuz - Dr. Ahmet sonunda S/Y Lili'yi hazırladı ve yola çıktı. Haftasonuna kadar Çanakkale'de takılıp kalmış, bir de orada redresörü yakmışlar. Bereket Tuncer orada ...
Yorumlar
Yorum Gönder